8 Ağustos 2019 Perşembe

SATRANÇ/STEFAN ZWEIG


Okuma listemde yer alan Zweig kitapları oldukça etkileyici ve anlamlı. Satranç kitabı; 

Tanıtım yazısından...

Satranç; hastalığa varan bir tutkunun kitabı....
"Gestapo tarafından bir odaya kapatılan ve burada uzunca bir süre kalan Dr.B'nin hayatı bir gün, rastlantıyla eline geçirdiği bir satranç kitabıyla değişir. Kitap sayesinde satranca dair bütün incelikleri öğrenen Dr.B 'nin bu uğraşı büyük bir tutkuya dönüşür. Satranç oyuna olan tutkusu yüzünden zamanla beyim hummasına yakalanan Dr.B'nin hem hikayesini hem de vedasını konu edinir. "

Zweig kitapları hakkında notlarım; akılda kalıcılıkta kendisine önemli bir yer edinmekte. Yazım dilinden belki ya da altını çizdiğim çok fazla paragrafların olması ile yazarın hayatını düşünmeden edemiyorum okurken... Kitap hakkındaki notlarım; bir solukta okunacak ve boşlukları sizin doldurmak isteyeceğiniz bir kitap... Zorunlulukta oluşan bir tutkunun hastalığa dönüşmesine tanık olurken bir gemi yolculuğunda aslında her şeyi bulacaksınız. Hırs, yenildikçe yeni yeniden başarmak isteği, bir hayatı gözlemleme ve yabancının aslında kocaman bir hikayesi... Çok daha uzun olmasını dilerdim. 

Alıntılar;
"İnsan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. İnsan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür... Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız... Yalnız..."

"Her hamlesini çoktan ezberlediğim oyunları tekrar tekrar oynamanın ne anlamı vardı ki?"

Dizleri titremeye başladı: Bir Kitap!Dört aydır elime kitap almamıştım ve içinde insanın ard arda
sıralanmış sözcükler, satırlar, sayfalar ve yapraklar görebileceği, başka, yeni şaşırtıcı düşünceleri okuyabileceği, beynini alabileceği bir kitabın hayali bile insanı coşturuyor hem de uyuşturuyordu...

Beklerim yorumlarınızı...

1 Ağustos 2019 Perşembe

GLISS ONARICI SAÇ BAKIMI

      

Temmuz hiç bitmeyecek gibi gelmedi mi sizlere de? Benim için hiç bitmeyeceğini düşündüğüm bir ay oldu. Güneşin etkileri yaz ile birleşince sanırım daha serin zamanları özlüyor insan. Bu ara şampuan sıkıntısı çeksem de şampuan değişimlerinde çok fazla saç dökülmesi yaşıyorum. Bu yüzden onarıcı saç bakım ürünleri arayışına girmiştim. Yine bir tavsiye üzerine Gliss Saç Bakım Onarıcı Süt Proteinini kullanmaya başladım.

Bu ürün hakkında notlarım
Gliss Saç bakımı/Onarıcı Süt Proteini(Keratin Bağlama Teknoloji/Yıpranmış Saçlar İçin)
*Besleyici süt proteini ile derinlemesine onarırken güzelleştirir 
*ONARIR 
*GÜZELLEŞTİRİR
Çiçek özleri içeren besleyici süt proteini saçın iç yapısını ve yüzeyini keratin ile derinlemesine onarır. 
*Keratin Bağlama Teknolojisi yıpranmış saçların onarılmasını sağlayarak saç yüzeyini güzelleştirir.
Bu ürünü çok sevdim. Kokusunun kalıcılığı ve saçlarıma verdiği yumuşaklık hissi belirgindi. Canlı bir görünüm sağladı. Sanırım üç farklı çeşidi de var. Saç diplerine gelmeyecek şekilde püskürtüp taradığımda saçımla hemen özdeşleşti. Sıvı saç kremi gibi düşünebilirsiniz. Bana tavsiye eden arkadaşım kokusunun kalıcı olmadığını söylemişti. Ancak anında kaybolan bir koku olmadı benim için. İndirimde iken almıştım. İndirimde şans vermeyi düşüneceğiniz ürünler arasında olabilir. Beklerim yorumlarınızı...
Instagram :@camdanduslerblog


27 Temmuz 2019 Cumartesi

ERMİŞ/ HALİL CİBRAN


             Bir doğum günü daha geldi ve geçti. Doğum günü pastamı kutudan çıkarmak için baktığımda gördüğüm manzaraya gülsem mi ağlasam mı bilemedim. Ortadan muazzam bir şekilde ikiye ayrılmıştı. Onu yerine koy, düzgün bir hale getirmeye çalış derken geçti gitti. Çok tatlı mesajlar aldım ama. İlkokuldan bir arkadaşım benim okuma bayramında tiyatro da tavşan olduğum bir fotoğrafı hatırlattı ya zaman böyle geçer diyerek. Haklı da zaman avuçlarımızda tutmaya çalıştığımız su gibi; ne kadar tutmaya çalışsak da akıyor ve gidiyor. Blog sayesinde tanıdığım incirlikurabiye (Zeynep) ona da çok teşekkür ederim tatlı mesajı için. Yaş aldım... Yaşlandım mı yoksa? :)

Daha önce Halil Cibran'ın iki kitabını okuyup yorumlamıştım. Gezgin kitabı özellikle benim için özel kitaplar arasında kendisine yer edindi. Ermiş kitabı ise hemen hemen Halil Cibran denildiğinde ilk okuduğum kitap Ermiş mutlaka okumalısın denildiği için almıştım. Okuma fırsatı bulunca da hemen okudum. Kitap hakkında notlarım; 

      Tanıtım yazısından...
"Ve hep böyle olmuştur, ezelden beri ayrılık vakti gelip çatıncaya kadar, sevgi kendi derinliklerini bilmez..."
             Tam on iki sene boyunca Orphales şehrinde bekleyen El Mustafa, gemisinin gelip kendisini doğduğu adaya götürmesinden önce bu halka yaşama dair öğütlerde bulunur. Aşk, yaşamak, mutluluk, çalışmak gibi insanı insan kılan pek çok soruyu yönelten halk onlara yol gösteren bu kutsal kişiden ayrılmakta zorlanacaktır...

 Alıntılarım;

"Aşk size kendinden başka bir şey sunmaz ve sizden kendinden başka bir şey almaz.
    Ne aşk size sahip olabilir ne de siz ona sahip olabilirsiniz;
Çünkü aşk aşka  kafidir...
 Aşka yön vereceğinizi düşünmeyin, eğer aşk sizi değerli bulursa o size yön verecektir...
.....
Ve insanların içini açıp kibrini gösterdiği, tüm çıplaklığıyla onların değerini ve gururlarının küstahlığını gören sizler kim oluyorsunuz ki!
....
Yine de içinizdeki zamansız, yaşamın zamansızlığının farkındadır.
    O bilir ki dün, bugünün anısıdır ve yarın da bugünün hayalidir...
.....
Sizin çocuklarınız,sizin değildir. 
Onlar Yaşam'ın kendisine duyduğu özlemin kızları ve oğullarıdır.
Onlar içinizden gelirler ama sizden gelmezler...

Ermiş... Geri dönüş yolculuğunda hem kendisini anladığı hem de şehrin insanlarını anladığı; yaşamın gizeminin bir formüle indirgenemeyeceğini anlamlı kelimelerle dile getiren kitap... Onu yolcu etmeye gelen halkın sorduğu soruları yaşam da bizlerde sormuşuzdur kendimize... Ermişin yolculuğunda on iki yıllık bir süre geride kalıp başka bir yolcuğa doğru çıkmasını gemi kaptanın sabırsızlığında bekler şekilde bulacaksınız. Okuyucu olarak beğendiğim bir kitap olsa da Gezgin kitabı sanırım bir adım daha benim için önde olacak.

 Güzel bir hafta sonu olsun. Beklerim yorumlarınızı...