Geç kalıyorum... Bu ara her yere koştur koştur olmak nefes nefese kapıdan geçerken yordu dedim kendi kendime. Yoruldum. Bugünde iftara az kalsın yetişemeyecektim. Adana trafigi İstanbul'a neredeyse yetişecek çünkü. Ama koştur koştur gelip de bu manzarayı görünce geç kalacağım telaşı arkadaşlarım bekliyor acaba onların masasını hemen bulabilecek miyim derken Adana hatırlattı kendini. Seyhan sularına bakıp giderken zamanın endişe değil birlikte aynı yemeği paylaşmanın yılların getirdiği o tanımışlık duygusunun huzurunu ... Bu arada duyguları hemen belli olan birisi olarak restorandaki görevlilerin merak etmeyin hemen üst kattalar diye yol göstermesi ile anladım ki üzülsem de mutlu olsam hayat yolunda akıp gidecek. Ramazan'ı yarıladık sayılır. Yılda bir kez konuğumuz olan bu ay gelip geçiyor neredeyse. Mevsimlerin tüm kararsızlığına hayatın tüm trafiğine rağmen çocukluk alışkanlığı gibi anılarımızı doldurarak geçiyor. İftar sırasında istemsizce düşündüm lise arkadaşlarının ne kadar özel olduğunu ...
Her yıl düzenli olarak bu ayda beraber aynı sofrayı paylaşmaktan mutluluk duyduğumuzu... Aynadaki sima değişse de huzurun dili bir demet tebessüme sığıyor işte... Yedi numara dizisini sevenlerden misiniz bilmem lakin benim için çok ayrı yeri vardır bu dizinin. Oradaki bir alıntı ile bitirip hayırlı ramazanlar dilerim... Beklerim yorumlarınızı ...
"Güzel anılar güzel filmlere benzer. Konuyu unutsan da başrolleri oynayanları unutamazsın"