pandemi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
pandemi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Aralık 2020 Cuma

2020 BİTERKEN

                     

                ( Seyhan nehri biraz çekilmişken bu sene yağmur çok az yağdı. Mevsim normalleri dışında aslında bu durum umarım yağmur kendini tekrar hatırlatır...)

      2020 biterken notlarım; sene içerisinde bazen hiç bitmeyecek fazlasıyla hissettim. Bu sene bir ömürden fazla; birkaç damla mutluluktan azdı sanki. Yazacak; o kadar çok hikaye biriktirdim ki... Çoğu aslında yaşanılan hüsranlarla ilgili olsa da umut denilen o duyguyu 40 kilitli kapıdan anahtarları tek tek açarak aldım kalbime sakladım. 

   Zamanın bir rüzgar gibi yanı başımızdan geçip giderken not düştüm bir kenara; yazmak istediğin bunca hikaye varken neden başlamıyorsun? Bugün veya yarın değil, şimdi başlamalısın... Yazmayı ve okumayı çok seviyorum ama elime aylardır kitap alamadım. Hikayemin ilk cümlesine yüklemi iliştiremedim. Durdum... Hayatın o gürültülü sessizliğinde tamamlanmamış ilk cümlem ile durdum. Gerçekleştiremediğim hayallerim birer birer aklıma düşerken usulca bir sayfa daha çevirdim. Boş kalmasının sorun olmayacağını düşünerek; ya da en baştan aynı sayfanın ilk cümlesine geri dönerek. Bu senenin bana öğrettiği en önemli ders; tamamlamak zorunda olduklarım... Hayat bir aşamadan diğer bir aşamaya geçilen oyun gibi... İki aşama arasında kaldıysanız biraz daha zor. İleri ve geri gidebilmek için karar verseniz de o zorluğu hissediyorsunuz. Öğrendiğim tecrübeler; tanıdığım insanlar biliyorum ki artacak. Değişmeyecek daha doğrusu anlamadığım yegane şey; yardım etme, yardımcı olmak duygumuz ne zaman yerini sessizliğe ve izlemeye bıraktı. Ücretli öğretmenliğe başladığım okulda 45 gün boyunca öğretmenler odasında dinlediğim yegane konuşma harika çocukları olduğunu söyleyen onların hayatlarını defalarca aynı hikaye şeklinde anlatan ki boş derslerimiz aynı zaman dilimine denk geldiği halde bir kere bir nasılsın kızım? sorulmadan geçen konuşmalardı. Konuşma diyorum konuşan asla karşı tarafa söz hakkı verip hayat paylaşımsal konularını kendine özel olduğunu düşünüyordu muhtemelen.
Orta kulak iltihabı o süreçte yenilemişti; gelmeseydin ne olacaktı sanki diyen emekliliği gelmiş bir insandı. Bende isterdim liseden sonra öğretmen olup beş-altı alan değiştirmeyi ve meselemin çocuğuma alacağım ev olmasını... Öğretmenler odasında KPSS çalışırken bu cümleleri hatırlamamayı. Ya da okuduğum iki ve üçüncü üniversitenin keyfi olmasını... Merhametli ve vicdanlı insanlarla karşılaşmayı!
Yüksek lisans danışmanım hiç bir sorumluluk almadı tezim konusunda en azından vicdani bir sorumluluk alıp üzüldüğünü keşke belirtseydi. Öğrettiğin her bir bilginin sorumluluğunu taşıyan bir öğretmen olmaktı amacım ama son zamanlarda sadece şaşırıyorum. Belki de atanamamak stresi büyürken gelecek hafta gelecek olan çocuk gelişimi finallerini düşününce her döngüyü yeni baştan yaşıyorum gibi geliyor. Bu haziran ayında adalet diplomamı aldığımda çok mutlu olmuştum. Sanırım bir şeylerin bitme ve yeni taze başlangıç yapma hissini özledim. Dönüp dolaşıp sayfanın o ilk cümlesinde kalmak üzüyor. Pandemi sürecinde uzun zamandır evdeyim anladım ki arkadaşlarımla kahve içmek saatlerce alakasız konulardan konuşup gülmek çok değerliymiş. Aklımda şu alıntı; "senin beni anlayabilmen için aynı acıya ağlamalı aynı hüzne düşmeliyiz... "
Değişim hayatın içerisinde olan bir olgu her sene bir önceki seneden parçalar taşı da değişecek. Mevsimler gibi... Soğuklar gidecek yerini tatlı esintilere bırakacak. Ancak değişirken o kalbimizde kalan iyi duyguları buz kestirmeden; tebessümü esirgemeden iyi bir insan olmaya çalışarak, ezmeden; değer vererek empati duygumuzu daima yaşatarak değişmeliyiz. Aldığım her eğitimde şu görüyorum ki; ilk sıkıntı yaşayan sonraki gelen insana daha çok sıkıntı yaşatmaya çalışıyor tabi ki iğneleyici ifadesini gülümsemesine saklayarak. Bencillik adeta karakter alışkanlığı olmuş; halbuki ilim yolunda bunca mesafe kat etmiş insanlar nasıl böyle olabilir sorusunu defalarca sorarken cevap bulamadığınız kargaşaya dönüşüyor herşey....
2020 son yazım biraz iç dökmeli oldu farkındayım ancak benim için öğretici bir sene oldu. Her güzel anın değerini anlarken çok fazla şükrettiğim; her zaman daha nazik ve düşünceli olunabileceğini anladığım bencillik duygusunu kanlı canlı gördüğüm insan çeşitliliğine inat umut ettiğim, sevdiğim insanlarla beraber güzel bir gelecek dileğinde bulunduğum bu sene biterken tüm duam 2021 de bu pandeminin bitmesi sağlıkla ve bol kahkahalı mutluluk anılarıyla dolu bir sene yaşamamız... 2020 sizler için nasıl geçti? Beklerim yorumlarınızı hatta iyi dileklerinizi....