masal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
masal etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Nisan 2016 Pazartesi

RÜYA KUTUSU


      Uyanmak istemediğiniz rüyalarınız var mı? Anlamsızca sürmesi için dualar ettiğiniz aslında bir parçanızın gerçek olmadığını bildiğiniz rüyalarınız...Yapılan araştırmalara göre rüyalarımız bir dakikayı bile bulmazken saatlerce hatta günlerce aynı rüyanın etkisinde nasıl kalabiliyorduk? Belki hüzünlerimizden belki de hislerimizin gerçekleşeceğinden duyduğumuz korkularımızdan... Mutluluklar diyemiyorum. Mutlulukların rüyası görülmez yaşanır. Bilmiyorum. Benim rüyalarım genellikle duyduğum özlemlerimin sonucu sanki. Zamanın üzerine bir örtü serdiğini düşündüğüm ve sanki o örtünün açılmayacağını bilerek tam tersi çıkan rüyalarım... Özlemlerimin bende önemi büyük, eminim. Fakat şimdi farklı. Bir manzara bir duygu ve bir şehir... Bir şarkıyı rüyanızda gerçekleştirdiniz mi veyahut bir kahraman olduğunuzu gördünüz mü? Rüyalarımız özeldir. Bu yüzden görülmeyen rüya kutularımız vardır. Vazgeçemediğimiz ve kimselere göstermediğimiz kutularımız zamanı geldiğinde bize kendilerini hatırlatmaz mı!!! Evet böyle bir gündeydim.
Sanki bir film sahnesinde alt fonda sevdiğim bir şarkı ile yürürken hatırlatmadı kendini rüya kutum. Rüya kutum yaz mevsimini vurgulayan bir parkta kendimi dinlerken hatırlattı kendisini. 25 yaşıma girmeme fazla bir zaman kalmadı.
   
     Ben bir yaz çocuğuyum. Sıcak günlerde şikayet etmemem gerektiğini söyleyenlere "lütfen" diyorum. Yazı sevmek şikayet etmeyeceğim anlamına neden gelsin. Fakat evet sıcak bir yaz gününde doğdum ben. Her rüyamda yazı hatırlatan bir çiçek mutlaka yer alır. Bugün uzun bir yürüyüşün sonunda parkta kendimi bulduğumda ne yapmak istediğimi düşünüp durdum. Hayat belirli sınavlara hazırlanmakla geçerken kaçırdıklarımı düşündüm. Elimin neden zorunluluklarıma gitmediğimi düşündüm. Yüksek lisans için haftalardır masamda bana bakan kağıtlara selam veremiyorum. Mayıs ayındaki o popüler sınavın stresi sarmışken rüyalarımın aklıma gelmesi. Bazı rüyalarımı unutmam. Hafızamın kuvvetli olduğunu söylerler. Ezber yapmaktan nefret eden zihnim; görmek, duymak ve yaşayarak öğrenmek ister. Bundan mıdır bilmem kolay unutmam... Çoğu zaman yorsa da. Bugün geçenlerde gördüğüm bir rüya gözümün önünde canlanıp durdu. Tüm lisans boyunca yürüdüğüm yılan misali kıvrım kıvrım uzayan yolumda yürürken otobüs durağını gördüğümde nasıl hızlıca koştuğumu gördüm. Gidişlerim ve gelişlerim sıradandı. Aradan bunca zaman geçmişken o duyguyu şimdi anlamak... Demek ki anılarımı önemseme yaşıma gelmişim. Elimde bilgisayar çantamla koşmanın zorluğu hatırlamak son beş dakikanın içinde kaç saniyenin yer aldığını düşünmek. Güneşin batışını görmek, öğle sıcağının yakıcılığını ruhunda hissetmek. Özledim. Belki de ilerleyen yılların getirdiği sorumlulukların altında eziliyorumdur. Kendime itirafımı bugün yapmışımdır. Kim bilir....

15 Mart 2016 Salı

BAHAR RENKLERİ

Uzun yürüyüşler her zaman ruhu dinlendirmiştir.En azından benim için böyle. Yürümek saatlerce bilmediğim bir yerde turist olmak nefes aldırdı sanki. Aslında bir yerlerde bildiği şehirlerde de insan turist olmali. Görmediğini görebilmek duymadığını duyabilmek ve hissetmediğini hissedebilmek için. Şimdi bahar son sözü söylemekte...Soğuğa kafa tutmakta açan bu güzel çiçekleriyle. Dünyanın en güzel manzarası bu olmalı. Tüm yorgunlukları alacak bir düş manzarası. Baharın rengi yeşil olmaz yalnızca. Bahar hissedilen her renktedir. Masallar en çok bunu öğretti bana. Bir yaz çocuğu olsam da baharın güzelliğine her zaman saygı duymuşumdur. Bu yüzdendir az fotoğraf çekmelerim. Her fotoğrafin bir hikayesi olmali inancım. Bu fotoğrafında var bir himayesi. Ya sizin hikayesi olan fotoğraflarınız var mı?