adana gezi rehberi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
adana gezi rehberi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Mayıs 2022 Pazartesi

ADANA GEZİLECEK YERLER



Düğün mevsimi  başladı öyle değil mi? Bu ay sonu yakın bir arkadaşım evlenecek ancak uçak bileti fiyatlarına baktığımda en uygun gidiş dönüş biletlerin 1300 TL olduğunu görünce gidemeyeceğini anladım. Bilet, kalma masrafı, hediye ve elbise derken çoktan 3 bin TL geçiyor. Bu arada tesettür elbiselerinin ne kadar pahalı olduğunu da bir ara konuşalım... Ne diyeyim üzülmemek elde değil. Düşünürken  insan daha derine kulaç atıyor sanki.
 Ben de bu ruh halinden sıyrılmak için bari bulunduğum şehir ve gezilecek yerleri sizinle hem gezip hem de paylaşmak istedim. Biliyorsunuz Adana; tarım ve gastronomi şehri... Tarım ürünlerine diğer şehirlere kıyasla daha erken ve kolay ulaşıyoruz. Akdeniz iklimi sağolsun yaz mevsimi feci sıcak olsa da bahar ve kış mevsiminde çıkın çıkın gelin Adana'ya. 
Çok seveceğinize inanıyorum. Çok fazla göç alan bir şehir olduğumuzu da belirtmek istiyorum, haberlerdeki o sıkıntılı görüntüler yüzünden Adana genelini öyle düşünmeyin. Klasik turist olarak gelenlerde aslında hep aynı mekanlara gittikleri için bir yazı dizisi paylaşmayı düşünüyorum eğer isterseniz...

ADANA GEZİLECEK YERLER

Köy ürünleri pazarı ile başlayalım. Belirli rutinlerde belediye kapalı pazar yerlerine sağlıklı ürünlerden, yöresel lezzetleri hatta yöresel ürünleri(sabun, baharat) bulabileceğiz pazarlar düzenlenir. Baharat, yumurta, zeytinyağı hatta asma yaprağı...
Dilediğiniz gibi gezebilir alışveriş yapabilirsiniz. Hatta iki gün önce (belim mahvolsa da) Salamura yaprak yaptık. Taze ve güzel yapraklar sene içerisinde sarma olmaya hazırlar :D


Pazardan alacaklarımızı alıp yola çıkalım. Biraz yorulduk değil mi ? Varda köprüsü manzaralı bir çay içelim. Varda köprüsü ( Alman köprüsü de denir ) 2. Abdülhamit ile Alman imparatoru Kaiser Wilhem tarafından imzalanan anlaşma ile Istanbul-Bağdat-Hicaz demiryolu hattını tamamlamak üzere 1907-1912 yılları arasında inşa edilmiştir. 
Adana, Karaisalı ilçesinde bulunan bu köprü oldukça güzel öyle değil mi :) Karaisalı tarihi eskiye dayanan bir ilçedir, dizilerdeki o meşhur tren yolcuları sahnesinde gösterilen yer olsa da günümüzde daha az kullanılıyor. Tren istasyonu farklı bir ilçede daha çok İç Anadolu şehirlerine giderken bu taraftan gidiliyor ve Adana merkez ilçelerine daha serindir. 


Çayımızı içtik hatta sıkmamızı da yanında yedik. Biraz huzur bulmaya Seyhan göl kenarına gidelim. Kebap yiyelim. Güzel ve biraz salaş yerler göle daha yakın. Daha çok şehir halkı kahvaltı yapmaya göl kenarına gitseler de ciğer kebabı yiyebileceğiniz harika yerler mevcuttur ...


Evimize geldik peki canımız şalgam istedi mi? Hemen hemen her Adana evinde içecek olarak şalgam bulunur. Şalgam suyu yerine direkt şalgam demek dilimize takılmış. Birebir turşu suyu ve şalgam içebileceğiniz yanında simitle :) yerler olsa evlerimizde de vazgeçilmezimiz. Ortaokulda şalgam ve simit dershaneye gitmeden karnımızı doyurmak için birinci önceliğimizdi.  Çünkü ucuz ve lezzetliydi. Biraz damak zevkine göre hoşlanan olduğu kadar hoşlanmayanlar da var. 
Acı ve acısız olmak üzere çeşidi var. Annem kesinlikle acı içemezken ben acılı şalgam bayılırım. Keskin bir tadı var. Şalgam piyasasında belirgin markalar Türkiye pazarında olsa da Adana için sevilen markalar biraz farklı. 
Bu arada ev yapımı şalgamda bu şekilde beyaz küçük tortular olabiliyor. Şalgam iyi bir antioksidandır. Mide ve karacigere iyi geldiği söylenir. Eski ve bilindik bir marka (nesilden nesile olan bir yer) hala tahta fıçıda mayalandırıp insanlara sunuyor. İyi bir şalgam için Güney Adana taraflarına gitmelisiniz. Çarşı taraflarında çok fazla alternatif bulunmakta.

Şimdilik yorumlarım bu kadar:) beklerim yorumlarınızı...

3 Mayıs 2018 Perşembe

ADANA SİNEMA MÜZESİ


Müze gezmeyi sevenlerden misiniz? Ben çok severim... Bir şehri tanımak isterseniz o şehrin müzelerinden başlanmalı sözünde haklı bir pay var sanki. Yaşanmışlıkların ve tarihin dile gelmiş hali. Doğum günüme kadar kendim için oluşturduğum bir liste vardı; yeni yaşıma sağlıklı ve sıhhatli girmek dileğim elbette ki ama gerçekleştirmeye fırsatım olmayan şeyleri yaparak yaş almayı istiyorum. Bu yüzden okuma listem, turist olmak gibi başlangıçlar ile yol almak istiyorum. Uzun lafın kısası kitap listem de olan bir kitabi bu hafta bitirdim bugün ise Adana'da sinema müzesine gitmek nasip oldu. 
Sinema belki herkes için önemlidir ancak Adana için bir başka önemi. Annem hala anlatır yazlık sinemaları şimdi nostalji şeklinde yazları olsa da hala devam etmekte. Sinema müzesi bize biraz uzak olduğu için ki bu da bir bahane aslında kendime kızıyorum gitme fırsatım olmamıştı. Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından Adana'nın eski evlerinden birinin restore edilmesiyle oluşturulan bu müze 2011 yılında düzenlenmiş olan Altın koza film festivali kapsamında hizmete açılmış.(Ücretsiz olarak) mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederim. 


Çok çeşitli odalar ve aslında bir sürü yaşanmışlık vardı müze de. Kaç hayat kaç zaman dilimi dercesine. Üst resim Adanalı sinema sanatçılari😊 biraz ışıklandırma problemi olsa da çekebildigim kadar çekmek istedim.


Burada da Bilal İnci'nin doğum tarihine bakarken ...  Özellikle sanatçıların da katkıları ile fotoğraf makinelerinin tarihsel gelişimi inanılmaz dedirti.


Bugünden geriye aslında birçok güzel fotoğraf ve iyiki sözü kaldı. Bugün iyi ki kendim için birşey yapmışım dercesine ansızın bastıran sağanak yağışa inat gülümseme ile evime yol aldım. 
İyi ki... 
Yorumlarınızı bekliyorum...

3 Aralık 2017 Pazar

DUR VE DÜŞÜN


                Bazen başlamak için  aranılan o ilk kelime öylesine vakit alır ki şaşırırsınız. Bu yüzden uzun cümleler kurar sonunu göremediğiniz yüklemlerde anlamsızca dolanırsınız. Kırgınlıklarınız birbirine girer hayalleriniz bir rüyaya dönüşür. Uyandığınızda unutmaktan korktuğunuz düşlerin yerini tutarlar. İşte öyle zamanlarda bir süre de olsa yalnız kalmak istersiniz. Bu süre bir an olur ay olur ya da yıl olur. Yorgunum cümlesinin ağırlığı altında ezilmemek için çabaladıkça zaman; tutulamaz olur. Üzülürsünüz. Kayıp giden zamana değil çabaladıkça elinizde kalan düş kırıklıklarının oluşturduğu izlere... İzler derindir. İzler üstünkörü olmamıştır daha bir özenlidirler sanki. En alakasız durumlarda aklınıza birden bire gelen anılarınız gibi. Eski fotoğraflara bakarken bu fotoğrafta durmuş kalmışım. Yeşillikler içerisinde bir ağaç. Önü sıra akşamın habercisi yansımakta; yalnız ancak dirençli dallarını uzatmak istediği yerler için heyecanlı... Tek kelime ile "canlı". Yaşayan... Hakkını vermekte. O an fark edemiyor insan ancak daha sonra dönüp de ince ayrıntıları fark ettiğinde hayran kalmanın o tebessümünde takılıp kalıyor. Zamanı durdurmak değil de zamanın güzel kısmını anmanın kanıtı gibi öylesine hayat dolu anlarla karşılaşmak şaşkınlığın hemen yanı başında duraksıyor.
           Anlam ararken kayboluyoruz kalbimizin ve aklımızın sokaklarında. Bilemem ancak; anlam detaylar; detaylarında filtrelere ihtiyacı olmayan doğallığında saklı sanki ... Güzellik kalplerde özellikle kırk kilit altında tuttuğumuz samimiyette... Samimiyetimizi kaybetmeyelim. Onu muhafaza edelim derken de unutmayalım; sakladığımız yerde...

27 Kasım 2017 Pazartesi

KARALAMALAR

   
      Hep söylemişimdir;
 şehirlerin de insanlar gibi ruhları ve karakterleri var. Bugün not defterimdeki en sıradan en çalışkan hatta en uykulu günlerimden bir gündü... Ama güneş tüm canlılığını cömertçe sunarken boş durmak olmazdı değil mi! 
Adana'da kış güzel geçer. Yağmur bile geleceği zamanı usul usul hissettirir hazırlıksız yakalamaz; kış mevsimi rengi diye bir renk olmaz. 
Renkler solmaz renkler canlıdır. Yaşayan bir şehirdir. Bu yüzden midir sevgim bilemem ama benim için hikayesi olan özel bir şehir. Kalabalıklarda yalnızlık 
yerine fazlasıyla yaşamın içinden olduğunuzu hissedersiniz. Tüm ulaşım vasıtalarında insanlar susmaz konuşurlar; kimileri biraz yüksek sesle hayatlarından kesitler sunarken kimileri ise yorgunluklarını çevreyi izleyerek geçiştirmeyi denerler. Benim gibi... 
Otobüs yolculuklarını sevmemin de en güzel kısmı; gerçekten görmek. Resimdeki yer 
Adana Tren Garı. Yolcukların hiç bitmeyeceğini gösteren bir zaman makinesi sanki. Gidenler ve kalanların en hisli tanığı. Bilmiyorum görme fırsatınız oldu mu; Adana'ya uğrarsanız eğer buraya da bakmadan gitmeyin. 
Tüm yolların kesim kavşağında bulunan eğer ki işiniz varsa çarşıda mutlaka önünden geçtiğiniz bir durak. Bazen bir zaman makinesi giriş kapısı gibi geliyor. İçeri adım attığınızda gürültülü kalabalık bambaşka bir dünyaya yerini bırakıyor.

 Anılar size el sallarken Çukurova 
yolculuğunuza bir başka bakıyorsunuz.100 yıldan daha fazla bir yaşı olan bu istasyon zaman yorgunluğuna inat canlı capcanlı!!! İstemsizce saygı duyuluyor; bunca mevsimlere bunca kalabalıklara tüm yorgunluklarıyla bende varım ifadesine.
Ara ara Adana'daki sevdiğim tarihi yerleri paylaşacağım... Hikayesi olan insanlar gibi onlarda her birinin güzel hikayeleri var. Dinlenilmeye okunmaya değer hikayeleri...