kasım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kasım etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

1 Kasım 2022 Salı

KAHVE ZAMANI



Ekim ayı sanki 
bir yıl gibi, çok uzun sürdü. 
Sonbahar artık bu duruma dercesine her yerde, hissetmiyor musunuz? Akşam serinliği ve belki de soğuğu yerini kış mevsimine hazırlıyor. Ağaçlar derin bir uykuya dalmış gibi... Günler çabucak tükeniyor. Yakup Kadri kitaplarını çok severim; belki kimi karakterleri kanlı canlı yürürken görebilir hissinden belki de kelimelerin tasvir ettiği günlerin tanıdık gelmesinden... Okumadıysanız eğer tavsiye ederim. Önceki yazılarımda paylaştığımı hatırlıyorum. Klasikler daima özeldir ve zamanın öncesinden sonrasına incecik bir köprü kurar. O köprünün taşlarını ise yaşantılarınız oluşturur. 
Yazarın da belirttiği gibi notlarım;
"Sonbahar denilen mevsim ne hazin bir mevsimmiş! Bu, adeta yazın çürüyüşü, parça parça çürüyüp dökülüşü gibi bir şeydi..."(Kiralık Konak/Yakup Kadri)
Kış mevsimi zamanı 
hızlandıran mevsimdir benim için. Zamanı tutmak isterken avuçlardan birer birer dökülen kum tanecikleri gibi. Son zamanlarda kısa notlar almadığımı fark ettim. Hayat çok hızlı ve onu tutmak imkansızsa kelimelerim nerede diyordum? Uzun zamandır elim kitaplara gitmedi belki de kitaplar beni çağırmadı; kim bilir...
Aslan burçlarının senesi 2023 olacak diyorlar ama artık olmazsa diye düşünmek de istemiyorum :D 2022 yorucu geçti. Yavaş geçtiğini düşündüğüm anlarda dahi şimdi dönüp baktığımda çok fazla şey olmuş sayfaları dolduracak ancak anlatım için yorgun bırakan. İyi bir iş ve atamadan umudumu kestim en azından öğretmen olduğumu unutmayacak şekilde işimi yapayım diyorum, o da olmuyor. Zamanla birlikte geçen umutlar da kayboluyor. 
En iyi ben bir köpüklü Türk kahvesi yapayım. İnsan başka ne yapabilir?


 

10 Kasım 2019 Pazar

KASIM AYI MEYDAN OKUMA #9.GUN ve #10.GUN


9. Soğuk kış günlerine geçiş yapıyoruz artık. Bu kış günlerinde pişirip yemekten keyif aldığın bir tarifini paylaşır mısın? Mesela meşhur bir kekin veya kurabiye var mı?
Yeni tarifler hala öğrenme aşamasındayım. Fakat havuçlu kek kış mevsiminde özellikle yaptığımı son zamanlarda fark ettim. O yüzden kolaylıkla yapabileceğiniz havuçlu kek tarifini yazayım. Sizlerle paylaşacağım notlarım, umarım beğenirsiniz...

*3 Yumurta
*1 su bardağı şeker
*1 su bardağı süt
*1 su bardağı yağ
* 1 rendelenmiş havuç
*tarçın ve ceviz
*kabartma tozu ve vanilya
*3 su bardağı un
 Yapılışı;

Yumurtaları şekerle güzelce çırpıp ben biraz limon sıkıyorum. Kokusunu yumurtaların almasını isterim evdekiler kesinlikle sevmiyorlar. Yumurta kokusunu... Vanilya ekliyorum. Süt, yağ ekledikten sonra un ve kabartma tozu ve son olarak havuç, tarçın ve ceviz... 
Kalıpların son zamanlarda çok önemli olduğuna kaanat getirdim. Fotoğraf Tantitoni'den en son 3'lü bir set almıştım. 24 cm'lik kalıpta yapmıştım. Lezzetli oldu sizlere afiyet olsun yaparsınız :)

10. En son gördüğün en güzel manzara neydi? İstersen anlat istersen fotoğrafını bırak... 


Filtresiz bir manzara... En son gecen hafta çekmiştim, bulutların mesafesel anlamda aldatıcılığına inat hafif soğuyan akşam fotoğrafı...
10 gün geldi geçti... Daha nice yazılarımız olsun insAllah... Anlatacak hikayelerimiz ve aldığımız notlar... Bu meydan okumayı başlatan Zeynep'e de ayrıca teşekkür ederim 😊

6 Kasım 2019 Çarşamba

KASIM AYI MEYDAN OKUMA 6.GUN


(Adana metro geçiş köprüsü)

6. Bir şehir olsan hangi şehir olurdun? Neden?
Adana... Yaşadığım, doğduğum ve kaç kuşaktır bu şehirde olduğumuz için değil ama; benzediğimizi düşündüğüm için. Kanımıza karışmış havası derler ya başka şehirlere gidilse dahi mutlaka geri döneceğinizi düşündürür. Döndüğünde size kızmaz, tüm bereketini gösterir. Televizyonlarda gösterildiği gibi aşırı olaylı sürekli adliye haberleri ile gündeme geldiğinden bu şehre geldiğinizde öyle olmadığını görürsünüz. Öfkesi saman alevi gibi sevgisi ise ömürden fazla... Çok çabuk sinirlenen birisi değilim ama sinirlendiğimde dahi çabuk geçer. Sonrasına kalmamasına çabalarım. Üzülürüm çünkü. Keşke demeseydim veya keşke bu kadar kırıcı olunmasaydı diye. Bu taraf Adana yaz mevsimini aklıma getiriyor. Haziran sonu bir bakarsınız hava olmuş 38 derece ama bekler; biraz daha serin olunacağını da gösterir ki Temmuz'a hazırlamak için. Nem oranları felakettir çünkü...İşte o zaman bir göç başlar eski bir kültür...Yaylaya çıkılır. Yayla da çok ama çok serin değildir gündüz vakti ara ara yağışlar olsa da gecesi güzeldir. Kış mevsimi ise üzmemeye çalışırcasına çok soğuk olmaz. Kalorifer sistemi son 5 yıldır yaygınlaşsa da soba yeterlidir hala. Çok kalın kabanlar alınır ancak bir veya iki kez giyilir belki. Ucuz ve yaşaması kolaydır anlayacağınız. Tarım ürünlerine yakınlığımız olduğu için en taze ürünleri hatta tarladan alabilirsiniz. Şehrin bulvarlarının ortasında veya duraklarda ağaç olan yerlerde turunç, limon ve portakal ağaçları vardır. Dilediğiniz gibi alabilirsiniz, kimse birşey demez. Açık alan çünkü. Denizinden çok gölleri meşhurdur. Mavinin tonlarını barındıran... Çiftçi bir ailenin torunuyum. Köyümüz Lokman Hekim efsanesi; Roma dönemi kalıntıları ve en çokta gerçek Hanımın Çiftliğinin hikayesi ile büyüdüğümüzden yazma sevgimi beslendiğini düşünüyorum. 
Anlatacak çok hikayem ve notlarım vardır :) Çok göç alan bir şehir; eskiden Şam ticaret yoluna bu şehirden gidilirmiş. Hareketli ve yaşayan bir şehir. Bu arada toplu taşıma araçlarına bindiğinizde mutlaka bir arkadaşlarınıza anlatılacak bir hikaye ile inersiniz. 
Eski ve yeni kol koladır. Bu yüzden geçmiş hikayelerini dinlerken gelecek için de komik hikayeler bulabilirsiniz. Geçen gün metro da ineceğim durağı unutmuşum yanımda ve karşımda oturanlar durumu anladılar benden daha çok telaşlandılar. Siz sakin olun ben geriye dönerim dedikten sonra inince hafif bir gülümseme de olmadı değil hani; bu kadar kolay sinirlenen hem de yardımsever bir şehir var mı bilmiyorum.

5 Kasım 2019 Salı

KASIM AYI MEYDAN OKUMA 4.GUN/ 5.GUN



4.gün yazısı için geç kaldım. Pazartesi o kadar yoğun geçti ki bir ara dalgınlığımdan markette ekmek almıştım onu dahi unutup geri döndüm; koştur koştur ancak yazmaya devam öyle değil mi!!! Notlarım ise; 

4. Gün içinde, her ne kadar yaşamlarımızın zorluğuna rağmen yine de arada bizi mutlu edecek "Küçük Sevinçler" yaşıyoruz, bugün seni mutlu eden küçük sevinçleri yazar mısın?

*İçtenlikle sorulan nasılsın sorusu...
*Tebessüm edilmesi; gereksiz kahkahalardansa gözlerinde sevgi gördüğüm insanların tebessüm etmesi.
*Yazmak
*İyi uyumak; şu sıra uykuya zor daldığım için iyi uyumuşsam eğer o gün harika geçecek enerji ile dolu oluyorum.
*Annemin dışarı çıktığında benim için küçük jelibonlardan alması... Evet büyüdüm ama şeker konusunda hala birazcık çocuğum sanırım...

5. Gözünü kapat ve hayal kur, şu an nerede olmak ne yapmak istiyorsun, anlat bize...
Fas'ta olduğumu hayal ediyorum. Gitmek istediğim ülkelerin ilk sırasında olan bu yeri liseden itibaren dilimden düşürmedim. Adana biraz baharat dolu şehir...Acı konusunda abarttığımızı düşünmüyorum :) ama baharatlar ve soslar özellikle mutfakta önemli yer tutar. Mutfağını çok merak ediyorum bu ülkenin, yakın geliyor. O dar sokakların bağlantı noktası ve zamanın durduğunu desenlerde kaybolunduğunu düşünüyorum. Detayları, havası ve belki de hem bugünü hem de geçmişi yaşatıyor. Toprak renginin kapısından giriş yapıldığında renklerin bambaşka biraz asi biraz inatçı yönünü keşfetmek istiyorsunuz ; biraz da nane çayını ve belki de eski kitapçıların vitrininde öylece durduğumu hayal ediyorum...

Diğer sorularda görüşmek üzere bu meydan okumayı başlatan sevgili Zeynep'in bloğunun linki ni bırakıyorum. Çok güzel bir penceresi ve renkleri var dünyasının...

3 Kasım 2019 Pazar

KASIM AYI MEYDAN OKUMA 3.GUN



3. Şu an aklına ilk gelen "seviyorum"
dediğin şeyler neler?
Bu konuda liste yapmamıştım. Bu soru ile aklıma gelen notlarım sıralansın o zaman...
*Naneli şeker sevgim çocukluktan yadigar. Çok çabuk soğuk algınlığına yakalanan birisiyim. Bu yüzden yutkunma problemleri olduğunda naneli ürünler çok sık kullanıldığı için belki de sevmişimdir.
*Defter almayı çok seviyorum. Bu konuda zaman zaman kendime kızsam da yeni defterin uğur getirdiğine inanıyorum sanırım. Yeni bir başlangıç yeni bir paragraf için; güzel bir motivasyon.
*Kar kürelerini çok seviyorum. 
*Uzun mesafe yolculuklarını sessizce izlemeyi seviyorum. Aslında konuşmayı sevsem de yolculuklarda konuşmamanın iyi geldiğine inanıyorum. Sakince düşünmek, bir pencere kenarında ardında bırakılan yollardaki mevsimleri görmek bence inanılmaz.
Şimdilik aklıma gelenler bu kadar. Sizlerinde beklerim yorumlarınızı... Eğer bu meydan okumaya katılmak isterseniz Zeynep'in bloğunun linkini bırakıyorum.
.
https://ikurabiye.blogspot.com/2019/10/bloglar-aras-kasm-meydan-okumas.html

2 Kasım 2019 Cumartesi

KASIM AYI MEYDAN OKUMA 2.GUN


                         Kasım ayı meydan
okuma yazılarında ikinci günde; bu meydan okumayı başlatan Zeynep'in bloğunun linkini bırakıyorum. 
https://ikurabiye.blogspot.com/2019/10/bloglar-aras-kasm-meydan-okumas.html

2. En sevdiğin koku ve sesleri yazar mısın?

Bu soruya kolaylıkla cevap verebilirim. Yasemin en sevdiğim çiçek ve onun kokusu ise daima mutluluk getirmiştir. Yasemin hakkında çok fazla notlarım vardır. Favori çiçeklerden değil belki ama oldukça özel olduğunu düşünüyorum. Birkaç zaman öncesi çevremizde bu kadar apartman yok iken bahçeli evlerin duvarları aşma isteği ile dolu olan yaseminler sokağa bakan hayatı görmek için çabalıyorlar diye düşünüyordum. 
Hikayesi olan bir çiçek... Fazlasıyla sıradan gelebilir belki ancak görmek için dikkat etmek gerekir. Benim içinse oldukça özel.Ortaokul, liseye hazırlık aşamasında okul dönüşleri karanlığa kaldığında onun kokusunu almak biraz olsun enerji verirdi. Varlığını duyurmaya ihtiyacı olmadığını geceye bağışladığı kokusu sayesinde öğrendim derdim. Üniversitede otobüsten evime kadar olan o ince uzun  yolda yine yaseminler huzur verirdi. Beyaz ve açık pembe renkleriyle...

Ses konusunda hiç düşünmemiştim. Bu yüzden müzik aleti olarak cevap vermek istiyorum. Ney sesi en çok ilgimi çeken ve huzurlu olduğuna inandığım...

1 Kasım 2019 Cuma

GÜNAYDIN/ KASIM AYI MEYDAN OKUMA 1.GUN



Sevgili Zeynep çok güzel bir meydan okuma başlatınca katılmamak olmazdı değil mi!!! Kasım ayının ilk 10 günü süresince belirlenen sorular üzerinden yazılar paylaşacağım elimden geldiğince... Onun güzel, samimi ve içten yazılarının olduğu bloğunun linkini hemen yazıyorum. Mutlaka bloğuna uğramalısınız :)


1. Bu sabah "günaydın kartı" hazırlar mısın? 
Fotoğraf mesafelerin sadece sayısal değeri olduğunu kalplerin mesafe tanımadığının en güzel örneği olan arkadaşımdan... Dünyaya baktığı pencerenin özel ve renkli olduğuna inanıyorum. Bu yüzden fotoğraf notlarım arasındaki bu fotoğraf ile GÜNAYDIN demek istedim. 
"GÜNAYDIN..." Belki de kalabalık bir caddede elinde telefon işe yetişmeye çalışıyorsun; belki bir pencere kenarında bulutları izlerken yağmurun yağıp yağmayacağını düşünüyorsun; belki çok mutlu bir güne uyandın... Bugün tüm güzellikler sizinle olsun. 
     Cuma; hafta sonuna az bir zaman dilimi var. Bu yüzden Bugünü ertelemeden, gülümseyerek ve aslında Nasılsın? sorusunu sorarak geçsin... Nasılsın; mesafelere aldırmasın, tebessümünüz eksik olmasın...