Bir bayram sonrası nasılsınız? Bayram kalabalık mı geçti, çok yorulmuş muydunuz? O kadar sıcak bir haziran ayı yaşıyoruz ki yaz mevsimi geçmiş senelerin mutluluğunu vermiyor sanki. Yaz; sadece sıcak ve biraz da hayal kırıklığı neyse bir sonraki blog yazımda bir başka yazıya kalsın.
Sizlerle bu yazımda bana sürpriz yapan bir diziyi paylaşacağım. Amazon Prime dizisi Maxton Hall; beklentimin minimum olduğu zaten 6 bölüm biraz dikkatim dağılır dediğim bir diziydi. Aslında harika bir pr çalışması yapılmış ki bence Youtube platformu üzerinden dizinin ilk bölümü verilmiş ben de ilk bölümü izlerken farkında olmadan aaa ne çabuk bitti derken buldum kendimi ve iki gün içerisinde dizi bitmişti. Almanca konuşulan ve İngiltere'de geçen Maxton Hall; İki Dünya Arasında ilginçti. İlk bölüm sonrası yorumları okumaya başladım. Bir Wattpad hikayesi, enemies love bu tabirin de Türkçe yerine İngilizce ifadeyle kullanılmasından oldukça şikayetçi olsam da artık ne yazık ki çok fazla kullanılıyor. Düşmanlık doğan aşk hikayesi denilebilir oysa.
Amazon Prime Video'da yayınlanan altı bölümlük Maxton Hall-The World Between Us dizisi Mona Kasten'in Beni Kurtar adlı kitabından uyarlanmış. Dizinin başrollerinde Damian Hardung ve Harriet Herbig-Matten; James ve Ruby rollerinde yer almaktadır. Dizi bir aşk hikayesi ve zengin oğlan fakir kız aşkına farklı bir seviye getirmiş. Bir klasik beklerken şaşırtıcı noktalar var. Burslu bir öğrenci olan Ruby Maxton Hall'da tesadüfen bir sırra tanık olur. Bu sır yüzünden ultra zengin James ile aralarında farklı olaylar gelişir. Öncelikle bu sır yüzünden James; Ruby'i susturmaya çalışır. Gelişen birtakım olaylar sonucunda ise James ve Ruby birbirlerine olan zırhlarını indirir ve çatışma yerini aşka bırakır. James Beaufort karakteri çok beğenilmiş bunu da belirmeliyim.
Benim yorumlarım ise; kesinlikle 6 bölümden daha fazla olmasını isterdim ki ikinci sezon çekimlerine geçen ay başlanmış. Sepya rengini fotoğraf filtresinde dahi severim. Dizinin sanatsal anlamda harika bir çekim kalitesine sahip olduğunu söylemeliyim. Ruby'nin evi özellikle herhalde bir çekim alanı bu kadar tatlı bir ev olamaz dedim izlerken. Dünya klasikleri, tekrarlanan aşk hikayeleri derken bir yine mi aynı diye başlıyorum dizileri izlemeye. Wattpad hikayeleri de bir dönem biliyorsunuz çok popülerdi yanlış hatırlamıyorsam Hercai dizisi de bir Wattpad hikayesiydi. Yorumlarda bir Wattpad hikayesi yazısını görünce şaşırmıştım ama sonrasında Mona Kasten'in Beni Kurtar kitabından uyarlama olduğunu biraz araştırınca anladım. Diziyi izleyince de cidden bir farklı bir ambiyans hissediyorsunuz. Özellikle Hegel felsefesinin diyaloglara serpiştirilmesi ve Ruby'nin hem idealime hem de aşkıma sahip çıkarım ki anlayışına; oh be dedim sonunda. Kadın karakterlerin erkek karakterler tarafından kurtarılıp; şövalye sendromu olmaması harika değil mi? Ruby'nin Oxford üniversitesi hayali çok anlamlı, şu detaya da yer vermek istiyorum. James'in ikiz kardeşi popüler harika güzellikte ki belirtmeden geçmek istemiyorum. Hırsını fakir, burslu öğrencilerden çıkarmıyor. Kraliçe ama zorbalıkla değil aurası kraliçe diyorum :D Her Kore dizisinde ailesinde sıkıntısı olan hırsını zorbalıkla diğer insanlardan çıkarmaya çalıştığı için bu dizide bu karakteri oldukça beğendim. James Beaufort biliyoruz ki zengin erkek karakterler daima soyadlarıyla dizide kitapta yer alır bu da ayrı bir klasik ama abartılacak bir karakter olarak düşünmedim. Dizi daha uzun olsaydı karakteri derinlemesine anlayabilseydik acaba farklı düşünür müydüm, bilmiyorum. Masal prensi kıyafeti bence bir beden büyük gibi olmuş.
Dizinin İngilizce dublajına da hemen göz gezdirdim. Kesinlikle çok farklı ve Almanca orijinal dilinde daha iyi olduğunu düşünüyorum. Biraz yadırgarım diye düşünmüştüm aslında ama bence dizinin farkı da bu noktada; mütevazilik, çalışma, hırs en iyisi olma düşüncesi başarılı şekilde işlenmiş. Zenginlerin de derdi en iyi okula girebilmek aile geleneksel mirası daha ileriye götürmek gibi.
Bu diziyi izlemenizi tavsiye ederim. Düşman aşıklar temasının aslında günümüz şartlarıyla işlenmesi ancak geleneksellik detayların yer alması kadın karakterin güçlü olması ile beklentinin üzerinde bir dizi. İlk üç bölümün nasıl bittiğini anlamıyorsunuz hikaye akışı mükemmel.
Ancak son iki bölümde bir eksiklik hissediyorsunuz. Tamamlanamayan bir şeyler var sanki, biraz hava da kalan sorular... Dizi bitsin diye bir anda sayfa kapanmış son sayfada yeniden açılmış gibi bir his. Ancak ikinci sezonu bekliyorum.
Bu diziyi izlediniz mi? İzlediyseniz yorumlarınızı bekliyorum.