Yeni bir yaş... Hoşgeldi mi bilmem ama bana bu yaşım oldukça değerli öğretiler edindirdi bana. Zaman geçin diye yaşamak yerine zamanı dolu dolu yaşamak gibi! Geriye bakıp düşünüyorum da ömrüm sınavlar, iyi bir iş bulma kaygısı, neden atanamadığıma ilişkin insanların konuşmaları ki buna toplum baskısı diyorlar geçip gitti üstüne de stresin oluşturduğu o büyük hengame.
Uzun bir yaz tatiline ihtiyacım var biliyorum ama senelerdir yaz mevsimi bekleyiş ve aslında belirsizlikle geçtiğinden, belirsizlikler kelimesinden dahi nefret ettim. Alerji için kullandığım ilaçların etkisi zayıf kalınca doktor bir başka doktora yönlendirdi. O da başka ilaçlar ve iğne yapılmasını istedi derken, tuz ve şeker dikkati paketli gıdalardan uzak dur uyarısını beraberinde getirdi. Neredeyse iki haftadır tuzdan normalde duyduğumdan daha da uzak dururken bir on gün daha uzak duracağım ama zaten paketli gıdalardan uzak duruyordum. Pandeminin de etkisiyle evdeki mutfak becerilerim gelişmişti ama... Ama... Neye alerjimin olduğunu bilsem ona göre bir beslenme düzeni kendim için oturtmaya çalışırdım belki ama belirsizlik bu konuda hakim, geniş kapsamlı hastaneye gitmem gerektiğinin farkındayım ama özel hastaneler bile bu kadar doluyken diğer kalabalığı düşünemiyorum bile. Aşı da olamadığımdan kalabalığa girmeye ciddi anlamda korkuyorum. Belirsizlik oldu bir döngü... Zihnimde bir alıntı;
"Sizi yaşamaya koyulmanız için daha fazla nasıl cesaretlendirebilirim?"(Virgina Woolf)
Aslında başlarken umutla en güzel dileklerle dolu bir doğum günü yazısı yazmak istemiştim ama kalem kararını verdi sanırım. İçimi döktüm biraz...Umarım gelecek olan zaman her bir anımızı neşe ve gerçekleşen güzel düşlerle doldurur...