alışkanlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
alışkanlık etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

11 Eylül 2018 Salı

ENDİŞE BİTER Mİ?


Endişe biter mi? Yaz boyunca kendime sorduğum en önemli soru idi. Endişe biter mi? Gelecek kaygısı, işimin olmaması, yüksek lisansımın bitmemesi, adalet alttan derslerimin kalması o kadar çok sınava girdim ki... Güzel bir yaz olmadı dersem nankörlük etmek istemem. Ama artık bir yazımın dolu dolu; sınavsız harika anılarla geçmesini istiyorum. Umut ediyorum. Bu yıl üniversite sınavına girmiştim. Lisansı bitirdiğim okulumun hukuk fakültesini kazandım ve kayıt yaptırmadım. Nasip değilmiş demek ki. Ütopik bir fiyat artışı ile sadece gidiş geliş yapsam dahi beni mali olarak sarsacağını düşündüğümden mantık ağır bastı diyelim. Çoğu zaman hayatta doğru şeyleri yapmak için artı ve eksi terazisini kurmak çocukluk alışkanlığı gibi. Bu sefer eksiler değil büyük bir eksi ağır bastı. Ne yapalım...
 Bu yıl ki hayat mesajım belki de bitirmem gerekenleri bitirip sürekli geriye bakmaktansa ileriye bakmaktır. Bazen kendimi How I Met Your mother dizisindeki Ted' e benzetiyorum. New Girl dizisindeki Nick Miller da olabilir. İki karakterinde vazgeçmeden umut konusunda tüm hayal kırıklıklarına rağmen devam etmeleri ve sürekli bir mesaj beklemeleri...
 Notlarım; düşlerinde camdan olup kırılabileceğinin tüm gerçekliğine rağmen vazgeçmemek, demiş ve üç nokta eklemişim sonuna. Zor olan devam edebilmek değil nefes aldığın duraklarda bıraktıklarının senden çok fazla şey eksiltmemeleri derdim. İnsan düşe kalka büyüyor. Düşe kalka eksiliyor. Eksildikçe daha az kırılıyor mu? Öyle olmuyormuş. Hangi yaşta olursa olsun hayal kırıklıkları can acıtıyor.
Yeniden iş arayışları başladı. 2018 benim için çok harika geçmedi. 2019 umarım daha verimli ve güzel geçer. Yeni kararlar almak yeni bir benlik bulmak değil. Özdekini iyi değerlendirmek ve zaten var olan umut çiçeğini biraz olsun büyütmek ile alakalı.
Sonbahar ilmik ilmik işlenirken ruha bu fotoğraf bir zaman yanılsaması fotoğrafı. Instagram sayfama da koymuştum bu fotoğrafı; hikayesi olan bir yerin küçük parçası. Zamanın öncesinin yorgunluğunu taşırken yaz renginin canlılığında.
Sonbaharın rengine aşina olma vakti şimdi... Beklerim yorumlarınızı...


27 Ağustos 2018 Pazartesi

YVES ROCHER DETOKS ETKİLİ YÜZ KREMİ

 
          Uzun bir bayram haftası biterken zorunluluklarımıza geri dönüşler başlar. Aslında bir hafta kalmıştır sonbahara. Sonbahar ise hüznün mevsimi olmanın ağırlığını taşırken pek bir resmiyet getirir havaya.
          Biraz şiirsel bir giriş oldu sanırım :) Bu hafta değil belki ama gelecek hafta benim de iş başvuruları ile geçeceğinden bu hafta yazmak istiyorum. Her gün olmasa dahi elimden geldiğince. Bayram öncesi %30 Yves Rocher indirimi vardı. Benim de güneş kremim bitmek üzere olduğu için indirimi değerlendireyim dedim. Uzun zamandır düzenli olarak  Yves Rocher güneş kremini kullanıyorum. Arada nadiren de olsa başka markalar denesem de memnun kaldığım güneş kremi Yves Rocher oldu. Geçen yıla kadar tamamen beyaz olan güneş kremi artık yeşil kapaklı ve 30, 50 faktörlük olmak üzere iki çeşit. Ben her zaman en yüksek faktörlü olanı alıyorum malum Adana. Güneş nadiren uzaklara kaçıyor :) Bu güneş kremi diğer çeşidine göre biraz daha yoğunluğu az. Kullanıp memnun kaldığım bir ürün ve sizlere de tavsiye ederim. 
Detoks etkili 50 KF yaşlanma karşıtı koruyucu yüz kremi bitkisel içeriğinde mineral yağ ve paraben bulundurmuyor.  Belirtilen özellikler;

* Doğal cilt yaşlanmasına etki eden faktörlerle ve cildin yaşlanmasını hızlandıran ve artıran dış etkenlere(hava kirliliği, UV, stres gibi) karşı savaşır.
*50 güneş koruma faktörü olan yaşlanma karşıtı yüz kremi ile cildiniz anında canlılık kazanır ve ışıldar. (Kullanan kadınların %95'inin kırışıklıklarında azalma görülmüştür.)
*Hafif akışkan dokusu ile mükemmel bir makyaj bazı görevine sahiptir.

      Benim için sıcak yaz günlerinde cildimde herhangi bir ağırlık hissetmeden, güneşin zararlı etkilerinden cildimi koruyabileceğim bir krem. Yaş itibari ile kırışıklık konusunda etkisini gördüm diyemem ancak akışkan yapısı ile makyaj bazı görevine katılıyorum. Ciltte çabuk emilim sağlayarak canlılık kazandırıyor. Severek kullanıyorum.
Fakat ne yazık ki yüzde otuz indirim olsa da onunda fiyatı artmış. En son indirim ile 63 TL ye almıştım. Şimdi ise 70 TL ye aldım.  Hediye olarak konsantre duş jeli verildi.

     Konsantre Duş Jeli- Zeytin- Turunç 100 ml
Bitkisel içerik: Zeytin, Turunç. Organik Aloe Vera. Patentli ultra konsantre formüle sahip 100 ml konsantre duş jelinin etkisi 400 ml klasik duş jeline eşittir. 100ml duş jeli ile 40 kez banyo yapabilirsiniz. %50 daha az plastik kullanımı ve %50 daha az hava kirliliği. Geri dönüştürülmüş plastikten elde edilen geri dönüşümlü ekolojik ambalajlara sahiptir. Ekonomik bir tüketim sağlayan doz ayarlı şişe başlığına sahiptir. Formülü %97'den daha fazla doğal içeriğe sahiptir. Cildinizin ph değeriyle tam uyumludur. Koruyucu ve paraben içermez.
        Yves Rocher ürünlerini tercih etmemdeki en önemli sebep; koruyucu ve paraben içermemesi. Bazı ürünleri özellikle alışkanlık halini aldılar.(Güneş kremi ve transparan pudrası gibi) Hediye olarak verilen duş jeli ilk elime aldığımda gerçekten küçük geldi ama uzun uzun arka ambalaj kısmındaki yazıları okuyunca ne kadar dayanacak merak ettim. Kokusu oldukça güzel biraz hijyenik  esintili :) Kapağı dozajın ayarlanmasında etkili. İstenilen ölçüden fazlasını kapağı engelliyor. Şimdilik yorumlarım bu kadar...
 
 Umarım güzel bir hafta olur:)  

7 Ağustos 2018 Salı

SUMMER OF LOVE TRIPLE


     
         Yeni... Basit, kısa ama etkili bir kelime. Benim için de yaz mevsiminde deneyebildiğim kadar alışkanlıklarımı bir kenara bırakarak, aslında önyargılarımı kırarak yeni ürünler denemek anlamında. Keşif denildiğinde çevremdeki insanlar benden biraz daha cesur; kimi zaman onların da yönlendirmesiyle kendi setlerimi kırıyorum sanırım...


                                                                  
Summer of Love Triple baked Bronzer/I HEART REVOLUTION normal fiyatı 40 TL idi sanırım. Ancak indirimden almıştım (20 TL)ben. Haziran ayında özellikle Ramazan Bayramı sonrası düğünler için almıştım. Hayatımda bronzer-aydınlatıcı çok fazla kullanmadığım için özel günler için bu kozmetik ürününü denemek için satın almıştım. Bir arkadaşım çok memnun olduğunu söylemişti. Kozmetik alışveriş yapacaksanız ve indirimde olduğunu görürseniz bence denemelisiniz. 

Uzun süre dayanmasa da hemen uçma gibi problemler olmadı. Kutusunun tatlılığına diyecek söz yok. Aydınlatıcı olarak kullanmak biraz daha sıyrıldı benim için. Buğday tenli bir insanım yaz ile birlikte ten renginde biraz daha değişiklikler olsa da kullanılabilir bir ürün olduğunu düşünüyorum. En açık ton benim için daha kullanılabilir. Değişiklik güzel olsa da yavaş yavaş en sade olanı kullanmak daha bana göre. Ama ışıltı sevenler mutlaka bir baksın derim.

 
Pink by Pure Beauty So Blur Cream vaat ettiği özellik; cilt tonunu düzenleyerek, gözenekleri düzgünleştirir. Kısa sürede gözeneksiz, nemli ve ışıltılı bir görünüm sağlamaya yardımcı olur. Pembe ve siyah renk uyumu ile dikkatimi çeken bu ürün de bir cesaret diyerek aldığım üründü. Pure Beauty BB ve CC creamlerini kullandığım için çeşitlerine bakarken markanın almayı tercih ettim. 28 veya 27 TL gibi bir fiyatı vardı aldığımda yine indirimden mayıs ayında almıştım :) Başlık kısmının çok kullanışlı ve tatlı olduğunu söylemeliyim. İlk kullanımda beyaz gelebilir. Beyazlık etkisi cilt ile özdeşleştiğinde daha güzel duruyor. Karma cilde sahip olan birisi olarak cildimde ağırlık hissi olmadı. Küçük kızarıklıkları da kapatıyor. Kokusu hafif, baskın değil. Bazı günler fondöten kullanmak istemediğinizde sadece bu ürünü kullanıp çıkabilirsiniz. Gözenekleri kapatma vaadi biraz ortalamanın çok hafif üstü ama küçük problemleri olanlar için güzel, etkili bir ürün.
            Ağustos ayı biraz hızlı mı geçiyor nedir? :) Yorumlarınızı beklerim....