rüya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
rüya etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

29 Kasım 2019 Cuma

BİR HİKAYE

                         
"Konuşmayacak mısın?"
     .....
"Anladım, konuşmayacaksın... 
Öyleyse bugün ben konuşayım belki dinlersin... Uzun yolculuğumun varış noktasının hangi hayalinden bahsetsem sana, bilemedim. Başlangıcımı unutacak kadar yol almışım, hissetmeden. İnsan yaşamın içinde duygularını dondurabilirmiş; öğrendim. 
Alıştım mı yoksa? Hayat denilen anlar toplamında  ne çabuk alıştı gözlerim koyu laciverte. Yıldızların yanıltıcı yakınlığı mıydı aldatan yoksa bulutların ardında bir görünüp kaybolan dolunay mı? Sorularım cevaplarımın gerisinde kaldı. Cevaplarımı bulmam ise ömrümü 
alacak. Bakma bana öyle! Evet yorgunum, mutluluk kelimesini anlamakta geciktiğim için kızgınım da. Pişmanım. 
Yürümekten yorgun düşen ayaklarımı
 hala yürümeye ikna ediyorum. Her sabah aynada gülümsüyorum. Kendime dair tüm notlarım kayboluyor. 
Bir kez daha tekrarlarsam diyerek
 inanmak istediğim ve aslında gerçekleşmeyeceğini bildiğim bir alışkanlık oldu; bu yüzden daha fazla alıştırma yapıyorum.İnanmak için...

      Notlarım, zaman evriliyor; 
gün geceye veda etmeden geride
 bırakıyor. Güneş biraz yorgun ancak farkında sorumluluğunun ve ben ayaklarımın yorgunluğunu da yanıma 
alıp, yürümeye devam ediyorum. 
Durakta beklerken zamanı 
tanımlayabilmek için saatime bakıyorum usulca. Çeyrek kala ve çeyrek var
 zaman dilimleri arasına sıkışmış
 olan mesai düzenime doğru ilerlerken çeyrek kala oluyor. 
Kalabalıkta kendime yer edinebilme 
telaşı içinde acele ediyorum. Bir adım
 ve bir adım daha. Şanslı isem eğer pencere kenarı buluyorum. Bir hayal gibi 
izliyorum kendimi. Bir yol ortasında
 öylece bekliyorum. Sağımdan solumdan geçen insanları sayamıyorum. 
Mevsimler geçiyor ben duruyorum.
 Yağmur damlaları avuçlarıma düşerken güneşin yakıcılığı ayakta durmamı zorlaştırıyor. 
Keskin soğuk; uçuşan 
çiçekleri görebilmek umudumu korumamı sağlıyor. Garip değil mi! Öğrendiklerim adımlarımı hızlandırmıyor, acıtıyor.
 Sessiz bir acı... (camdandusler/A.E.)
                                     
(Şu sıra daha fazla hikaye yazmak
 istesem de fırsatım olmuyor. 
Ben de bloğumda yayınlamak istedim ki; hikayenin devamını getirmek için 
kendimi zorlarım :) 
Çok fazla yarım kalmış hikayem beni bekliyor. Ara ara yayınlamak istiyorum bloğumda... Sizlerin de beklerim yorumlarınızı,güzel bir hafta sonu 
olması dileğiyle...)
                                      
            





5 Kasım 2019 Salı

KASIM AYI MEYDAN OKUMA 4.GUN/ 5.GUN



4.gün yazısı için geç kaldım. Pazartesi o kadar yoğun geçti ki bir ara dalgınlığımdan markette ekmek almıştım onu dahi unutup geri döndüm; koştur koştur ancak yazmaya devam öyle değil mi!!! Notlarım ise; 

4. Gün içinde, her ne kadar yaşamlarımızın zorluğuna rağmen yine de arada bizi mutlu edecek "Küçük Sevinçler" yaşıyoruz, bugün seni mutlu eden küçük sevinçleri yazar mısın?

*İçtenlikle sorulan nasılsın sorusu...
*Tebessüm edilmesi; gereksiz kahkahalardansa gözlerinde sevgi gördüğüm insanların tebessüm etmesi.
*Yazmak
*İyi uyumak; şu sıra uykuya zor daldığım için iyi uyumuşsam eğer o gün harika geçecek enerji ile dolu oluyorum.
*Annemin dışarı çıktığında benim için küçük jelibonlardan alması... Evet büyüdüm ama şeker konusunda hala birazcık çocuğum sanırım...

5. Gözünü kapat ve hayal kur, şu an nerede olmak ne yapmak istiyorsun, anlat bize...
Fas'ta olduğumu hayal ediyorum. Gitmek istediğim ülkelerin ilk sırasında olan bu yeri liseden itibaren dilimden düşürmedim. Adana biraz baharat dolu şehir...Acı konusunda abarttığımızı düşünmüyorum :) ama baharatlar ve soslar özellikle mutfakta önemli yer tutar. Mutfağını çok merak ediyorum bu ülkenin, yakın geliyor. O dar sokakların bağlantı noktası ve zamanın durduğunu desenlerde kaybolunduğunu düşünüyorum. Detayları, havası ve belki de hem bugünü hem de geçmişi yaşatıyor. Toprak renginin kapısından giriş yapıldığında renklerin bambaşka biraz asi biraz inatçı yönünü keşfetmek istiyorsunuz ; biraz da nane çayını ve belki de eski kitapçıların vitrininde öylece durduğumu hayal ediyorum...

Diğer sorularda görüşmek üzere bu meydan okumayı başlatan sevgili Zeynep'in bloğunun linki ni bırakıyorum. Çok güzel bir penceresi ve renkleri var dünyasının...