Yürümek iyi gelmiyor kimi zaman...Geçmiyor kararsızlıklar. Ortasından başladım kelimelerime. Uzun zaman olmuş yazmayalı ve ben yazmayalı ne kadar çok şey oldu. Şimdi de bir kararsızlık aşamasındayım. 25 yaşıma girmeme az bir kala ilk defa kendim için cesur olmanın kararsızlığında. Üniversite sınavına girdiğimde beklentim aslında beklentisizlikti fakat içimdeki o sese hayır diyemedim. Klasik kelimeler vardır istediğin mesleği yapmazsan hayatın ızdırap olur. Sanırım kolay alışıyorum ben. Atanmamış bir öğretmen olarak mesleğimi sevdim fakat bana yakışan benim içinde iyi hissetmediğim fakat dolabımda birinci sırada duran elbise gibi olan bu meslekte yeterince mutlu olabilecek miyim sorusunu ben geç fark ettim. Şimdi ise gerçekten olmak istediğim yapmak istediğim meslek için elimde bir fırsat var lakin 18 yaşında değilim. Zaman birçok anıyı önüme seriyor cesaretimle dalga geçercesine. Keşkelerimin daha fazla olmaması için ilk adımı atmalıyım biliyorum fakat büyümek yaşlanmak mi olacak o zaman bilmiyorum. Ömür denilen kum saati hızla akarken her hayal her adım önemliyken neden tereddütteyim kendime kızıyorum. Yürümek bana bu sefer iyi gelmedi. Toroslar sadece iç sesimi dinlediler suskunluğun bilgeliğiyle...
22 Temmuz 2016 Cuma
9 Temmuz 2016 Cumartesi
SİYAH VE BEYAZ
Dönüş yolunda... Bayramın üçüncü günü çıktığımız yaylalardan geçerli bir sebeple indik. Nişan töreni... Tam tamına 10 yıllık arkadaşim nisanlaniyordu. Yaşlanmanin yan etkileri bu olmalı hatirladiginiz onca anı bu yolda gözünüzün önünde yeniden canlanıyor ve siz sadece alıştığınız bir iç sesi uslubu ile Allah mutlu mesut etsin insAllah diyorsunuz. Kalpten bir inanç olmalı hakkediyor çünkü. Sanki mutluluk kazanılmış bir görev yada hak edilmesi gerekilen bir davranış gibi. Oysa mutluluk içten gelmez mi bayramda küçücük bir çocuğun tebessumunu gormek nefes aldığın için şükretmek ve gerceklesmese bile hayallerin yeniden hayal kurmak değil mi
? Yollar uzun,Toroslar sicakti. İzlerken öğreniyor insan avuç içlerinde atan mutluluğu. Beklediğim umut ettigim yasima girmeme az kaldı. Büyümeyi yas almakla bir tutanlardan değilim fakat gülen yüzlerin etrafındaki kırışıklıkları seviyorum. Kalplerinde hayatın yorumlarını taşıyan fakat hep umut dolu insanlari tanıdım ben kimi zaman kitaplarda kimi zaman da gülmeyi bilmeyen suratlarda. Siz siz olun gülmekten kahkaha atmaktan çekinmeyin. Mutlulukları nazar değer korkusuyla söylemekten kaçınmayin. Hayat dolu ve bosuyla kısaca herşeyiyle yaşamaya değer... Nisan ayrıntıları diğer yazıda yorumlarınızı beklerim...😃
2 Temmuz 2016 Cumartesi
Zaman Değişmez İnsanlar Değişir
Nazan Bekiroğlu... Nar Ağacı...Okumuş muydunuz? Yada yolunuz bu kitaba rastlamış mıydı? Benim ikinci kez yolum bu kitaba düştü. Bu kez farklıydı ama. Bu kez her bir satırdaki yansımalarımı arayacaktım biliyordum. Neden mi? Sanırım büyüyordum. Çocukluğumdan beri kitaplarım kıymetlilerimdi. Altlarını çizmek notlar almak bana göre değildi. Tuhaftır ki saygısızlık gibi geliyordu. Kitaba ve onun her bir zerresine saygısızlık. Yırtmamalı ve korumalıydım lakin zihnimde. Hesaba katmadığım şey yaş aldıkça kelimeler eskimese bile benim zihnimin yorulduğuydu. Bir cümlenin diğer bir cümledeki karşılığını unutmaktı.
Yansımalarımın parçalarını bulamamaktı. Düşlerimin kılavuzunu kaybetmekti. Şimdi sırf belki de bu yüzden elime aldığım ve gerçekten bende iz bırakan kitaplara notlar alıyorum. Bir sonraki zamanda duygularımı anımsamak için. Zamanın değişmemezliğinde değiştiğimi görmek için notlarım var artık
Nar ağacı benim için özel bir kitap her bir satırını zihnimde oluşturduğum resimdeki o parçaya eklediğim ve anladığım bir yaşamsallık sanki. Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. Kütüphanenizde bulunması gereken kitaplardan...
Okunmalı en azından kütüphanenizde bulunmalı. Çünkü zihninize kazınan bir cümle bazen bir sayfalar dolusu hayatı özetler. "Ve ki gidenler gidince geride kalanların paylaşacak bir şeyi kalmamış olmalı ki yazışmanın devamı gelmemişti" anlamı derin yorumu ruhumuzdaki yansımada yer alan bu cümle yüzümde hüzünlü bir tebessüm bırakırken Nazan Bekiroğlu'na olan hayranlığım artıyor....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)