5 Şubat 2018 Pazartesi

DOĞRU ŞAMPUAN

 
   
Doğru şampuanı bulmak bence büyük bir şans! Ki hala aramaktan vazgeçmesem de bir ara gerçekten saçlarıma iyi gelecek güzel bir şampuan var mı diye sorguluyordum. Uzmanlar şampuanınızı değiştirin sabit kalmasın diyor aslında haklılar da saç bir süre sonra alıştığı özellikleri yadsımaya başlıyor. Son iki yıldır özellikle parabensiz ürünleri tercih etmeye çalışıyorum. Saç konusunda da bir dönem saçlarım çok fazla döküldüğü için hassaslaştım sanırım. Dökülmeler de kansızlık etkili olsa da stres de oldukça önemli bir faktör. Hayatımızdan stresi uzaklaştırmak bu zamanda zor ancak insan bir şekilde stresi yönlendirmeyi başarıyor. Eda Taşpınar at kuyruğu şampuanını ablam almış memnun kalmıştı bende onun tavsiyesi ile almış bulundum. Sonrası benim şikayetlerimi o da dile getirince sanırım saç derisi hassasiyetleri de değişiyor.

 

             "Daha Işıltılı ve Dolgun Saçlarla Sen de Büyüle Herkesi..." sloganı ile  tüm saç tipleri için olan bu kozmetik şampuanı (benim çabuk yağlanan bir saç tipim var) yılbaşı indirimi zamanı almıştım.
etkileri: Saçların zarar görmüş keratin yapısının onarılmasına yardımcı olarak saçlara gövde ve hacim kazandırır. Saçları besler. Saçları yüzey aktiflerin irritasyonuna karşı koruyarak nemlendirilmesine yardımcı olur. At kuyruğu bitkisi ile zenginleştirilmiştir. Paraben katkı maddesi içermez.

        Belirtilen özellikle bunlar... Paraben katkı maddesi içermemesi dolasıyla ve ablamın tavsiyesi ile aldığım bu şampuanı kullanırken fazla bir saç dökülmesi yapmaması ilk başta hoşuma gitse de çünkü şampuan değişimleri sırasında çok fazla saç dökülmesi yaşanıyor. Bana tavsiye edilen özellikler arasında saçlardaki yumuşaklık hissinin hemen kendisini göstermesi vardı evet bu özellik artı bir yön ancak kullanım sonrası neredeyse aradan vakit geçmeden kaşıntı yapması ve saç derisindeki sivilce oluşumu beni oldukça hüsrana uğrattı. Bende bu etkiler hemen oldu. Ablamda ise daha sonra oldu. Beklentilerimin altında kaldı. Saç dökülmesi değişim sırasında olmasa da sonrası dökülmenin devam etmesi ikinci kez alır mıyım sorusuna Hayır cevabını verdirtiyor.
        
Yorumlarınızı bekliyorum. Sizin de memnun kaldığınız şampuanlar varsa lütfen yorumlarınızda belirtin :)

3 Şubat 2018 Cumartesi

ANTONIO BANDERAS PARFUM

 
 
Sevdiğiniz vazgeçemediğiniz kokular var mı? Genelleme yapmak, kokuların karakter analizi haddim değil. O yüzden ben kendi sevdiğim vazgeçemediklerim üzerinde duracağım. Özel gün kokusu(düğün, davet, nişan vs); günlük kullanımdaki kokular ve  arkadaşlarla olan buluşmada kullandığım kokular... 

Üç farklı ben gibi aslında değil. Watsons indirimden Antonio Banderas Her Secret Temptation parfümünü 60 TL gibi bir fiyatı ile almıştım. Bu ara sıklıkla elim gidince kış aylarında özellikle şekerli ancak baskınlığı belirli bir süre sonra giden özdeşleşen kalıcı ancak size sarıldıklarında sensin bu senin kokun şeklindeki kokuları seviyorum sanırım. 

Cecile Diva kokusunu anımsatsa da durdukça kendisini sabitleyen bir yapısı var. Öncesi Antonio Banderas Her Secret Golden kullanmış birisi seçtiği kokuları başarılı buldum. Ancak yasemin kokusu seven birisi hayatımdaki en özel günlerin kokusu daima yasemin olacak. Bu bende vazgeçemediğim bir alışkanlık haline gelmiş olabilir.

 Bazı kokular size güzel anıları hatırlattığı için kalbinizin bir köşesinde yer edinirken amaçsızca tebessüm ettiriyor. Yasemin nadide bir çiçek. Belki sıradan fark edilmeyen bir çiçek. Duvar kenarında yazı anımsatan gecenin hakimi olan güzel çiçek. Ebatının çok daha fazlasını başarabilmeyi gösteren. Sizin de favori kokularınız; çiçekleriniz varsa yorumlarınızı bekliyorum....

1 Şubat 2018 Perşembe

DOKUZUNCU HARİCİYE KOĞUŞU/PEYAMİ SAFA



Geçenlerde kütüphanemi düzenlerken elimde Dokuzuncu Hariciye Koğuşu kitabı; aldığım notlara bakarken buldum kendimi. Lisede okumuştum ilk kez. Peyami Safa'nın okuduğum ilk kitabı idi. Oldukça etkilenmiştim.
Özel kitaplar vardır. Yazar kelimeleri ,duyguların dili olarak öylesine güzel kullanır ki hiç bilmediğimiz duyguları anlamaya başlarız. Aşık olmadan aşkı anlamak,  mutlulukla elindeki balonla koşan küçük bir çocuğun balonu rüzgara kapıldıktan sonraki o üzüntüsüne belki de o çocuktan daha fazla üzülmek gibi... Kitapların dünyasını seviyorum. Televizyon, sinema belki
sayamayacağım bir yığın teknoloji dünyası onların veremeyeceği bir duyguyu veren kitapların yanında sönük kalmakta. Ki o duygu; "samimi gerçeklik "en hayalperest bir kitapta dahi gerçeklik köşede bekler; o dünyaya aşina olan insanlar empati duygusu yüksek olan insanlar olur.
 İşte Dokuzuncu Hariciye Koğuşu da benim için acı duygusunu hissettiğim; karaktere üzüldüğüm kitabın bazı bölümlerinde hak verdiğim bazı bölümlerinde ise kızdığım empati dolu bir kitaptı.
Kısacası benim için de bu kitap gerçek bir acıyı hissettiğim özel bir kitaptır.
"Yalana her şey isyan etmelidir. Eşya bile; Damlardan kiremitler uçmalıdır, camlar kırılmalıdır hatta yıldızlar düşüp gökyüzünde bin parçaya ayrılmalıdır..."
         Bu alıntı dahi kızgınlıkla karışık hayal kırıklığını barındırmakta. Acı çekmenin ve ümitsizliğin somut haliyle kelimelerle tasvir edildiği bu kitabı okumayanlar var ise okumanızı tavsiye ederim.
  Nüzhet'e duyulan aşkın samimiyetine karışan içsel bir duygu yıkımı karakterde öylesine güzel yansıtılmış ki yazarı tebrik etmemek mümkün değil. 15 yaşındaki hasta olan bir çocuğu anlamak için çabalansa da şu ayrıntıyı vermeden edemeyeceğim anlamak da bir yere kadardır. Hastalığı yaşayanların üzerine gereksiz yükler koymak yerine onları bir nebze olsun mutlu edilebilinse dahi ruhlardaki acı derine işlemiş olabilir.
     "Kırkını geçmiş insanların tecrübelerine sahip olduğuma inanıyordum, fakat hala Nüzhet'e aşık olduğumu kendime itiraf edemeyecek kadar çocuktum."
           Kahramanımızın ayağındaki rahatsızlıktan kurtulabilmek için sayısız doktora görünmesi ve sonuç olarak stresten uzak bir yerde istirahat dönemi geçirmesi tavsiye edildiğinde akrabaları olan Paşa'nın köşkünde kaldığı dönem; kendi evi ve hastane geliş gidişleri atmosferini bire bir görüyormuşçasına okunulan bu kitap; kütüphanemizde olması gereken kitaplardan...

Yorumlarınızı bekliyorum.