26 Aralık 2024 Perşembe

ÜCRETSİZ ÖĞRETMENLİK?


Yıl bitti... Nasıl geçti diye sorarsanız çok zor ve sıkıntılı. Yüksek lisans döneminde sürekli masa başında olduğum ve Ankara yolculuğu sırasında uzun süre hareketsiz kaldığım için pıhtı atma tehlikesi yüzünden 6 aydır kan sulandırıcı kullanıyorum. Süreç ne zaman bitecek onu bilmiyorum ama bacaklardaki morarma konusuna girmiyorum bile. Elinizi yemek yaparken ufacık bir kesme durumu olsa kan anında durmuyor. Bunu belirtmeliyim. Ek olarak KBB doktoru tarafından guatr, troid şüphesi ile röntgene gönderilmiştim. Ki röntgene o tarihten üç hafta sonra ancak sıra geldi ve oradan dahiliye ve endokrinoloji derken doktor altı ayda bir kontrole gelmem gerektiğini ve iyotlu tuz kullanmam gerektiğini söyledi. Şimdilik kitle tehlikeli ve ilaç kullanma durumunu gerektiren durumda değilmiş Allah korusun iki katına çıkarsa eğer o zaman tedavi bakılacakmış. Süreçler; yaşayanlar için mi bilmiyorum ama eskiden insanlar en azından geçmiş olsun derlerdi.

22 yıllık arkadaşlarım hani artık arkadaş değil kardeş olduk dersiniz ya işte öyle arkadaşa durumu anlattığımda çok saçma sapan yorumlar yaptı ki hayret içerisinde kaldım. Uzun zamandır da düşünüyordum sevincimde yanımda olmayan üzüntüm de zaten yanımda olmaz. Nasreddin Hoca'nın fıkrası bana damdan düşeni getirin halimden o anlar misali bir durum yani. Tezimi tamamlayabilmek için o kadar tek başıma uğraştım ki o süreçte iyi misin? nasılsın kelimelerini bir kenara insan çok uğraştın ama helal olsun kelimesini duymayı bekliyormuş gerçekten ve duyamadım. Düşünmeye başlayınca da ilişkilerin de neden bittiğini anladım sanırım. 22 sene, öyle ki herşey ortak çevre, ortak alışkanlıklar, düzen tanıma bir kenara aslında sabreden, hataları görmeyen tarafın kendiniz olduğunu anlıyorsunuz. Bencil, sizinle asla aynı çıkarda değilse aramayan sormayan, hayırdır niye aramıyorsun denildiğinde bile üste çıkamaya çalışan niye sen aramıyorsun gibi cümlelerle... İş başvurusuna bilindik bir kuruma beraber cv götürelim dediğimde sanki hiç konuşulmamış gibi bir anda oldu götürdüm diyen; evlendiğimde kimseyi düğünüme çağırmayacağım diyen birisi kolay kolay değişmez. Tahammül eğer azaldıysa en baştan düşünmeye başlıyorsunuz. Ortaokuldaki arkadaş grubumuzda aynı bencillik; kompozisyonumu sen yazmalıydın bana yardım etmedin gibi lise de üniversite sınavına çok az bir zaman kala küsüp, moral bozup dalga geçen birisi değişmez. Üniversite erkek arkadaş sonrası, mesajlaşmalar, görüşmeleri kesen ayrıldıktan sonra ilk sizi arayan birisi değişmez. Bunlar yüzeysel nedenler gibi geliyor ama derindeki sorunları bence hepimiz biliyoruz. Manipüle taktikleri ile yanındaki insanın varlığını ve özgüvenini baskılayıp narsistik tarafını gizlemek... Grup buluşmalarında, gruba şeker kız Candy sevimliliğinde yazıp özelde ben görüşmek istemiyorum sen ayarla diyen birisi eninde sonunda bastıramadığı o duygusuzluğunu size yansıtacaktır.

2024 senesinde öğrendiğim size değer vermeyene, lütfen siz de değer vermeyin; ama o özünde iyi demeyin; özünde iyi olan her haliyle kendisini belli eder. Sizi zor zamanlarınızda yalnız bırakan, sevincinizi paylaşmayan insanlardan uzak durun. Onca sene emek verdiniz evet ben de kendime kızıyorum emeklerime üzülüyorum. Ama yapacak birşey yok; umarım hayatta kalbindeki neyse onun karşılığını alır. 

Sizlerle daha sonra paylaşacağım ki umarım sonuç olumlu olur. O durum için gerçekten çalışmam gerekiyordu. Ücretli öğretmenlerin iki aydır maaşlarının alamadığını sosyal medya notlarım köşesinde görmüştüm. Dönemin bitmesine de sayılı gün kaldı ama en azından sonucun hayırlı olmasını dilediğim o sonuç için elimde toplu para olur diye ücretli öğretmenlik belki de ücretsiz öğretmenlik başladım. 

Uzun zaman olmuştu. Belirtmek istiyorum ve kesinlikle yanlış anlaşılmak istemem ama her nesil bir önceki nesli aratıyor sanırım. Sınır bilmeyen çocuklar yetiştiriliyor. Modern çağda yaşıyoruz evet bir çocuğun dikkatini 40 dakika derse yöneltmesi imkansız ancak o kadar üzüldüm ki; ortamda nasıl davranılacağını ailesinin öğretmesi gerek. Bir öğretmen aileleri tarafından hazır bir saksı da çiçek alıyor; elbette onları sulayıp en güzel haline getirmek için çabalayacak ama aileler tarafından dur denilmeyen; saygılı davranışlar sergilemesi konusunda bilinçlendirilmeyen çocuklar nasıl eğitilecek. Bundan beş sene sonra o çocuk toplumda nasıl var olacak? Zaten trafikte magandalar, sıra beklerken bir fırında bile öne geçmeye çalışan demiyorum direkt geçen insanlar, küfürlü konuşmaların bir cümlede hiç sonlanmadığı insanlar var iken ne olacak? Anlamamak kısmına cidden söyleyebilirim kişi anlayana kadar defalarca farklı şekilde anlatabilirim ama bugün gördüm ki sınıfta maymun sesi çıkarmak, değişik sesler çıkarıp öğretmenin gözü önünde küfürlü konuşmak başka bir seviye. Bazı herşeye hakim meslektaşlarımız! da var siz sınıfa hakim değilsiniz diye lafa girişecek olanlar. Ne diyeyim ki...

Bu arada yol ücreti ki Türkiye'nin en pahalı ulaşım ücreti ödeyen şehiriz; dolmuşlar 25 lira; gidiş dönüş 50 ve haftalık 250 lira ediyor; dört haftalık süreç 1000 lira. Yani daha başlarken aylık -1000 liradan başlıyorsunuz ve az olan bir para elinize de geç ulaşıyor. Şimdi o zaman neden yapıyorsun ki denilecek; ben iyi bir gözlemciyim; teknolojinin inanılmaz hızla ilerlediği bu devirde müfredattan geri kalmak istemem bu birinci neden; ama okulda akıllı tahta internetine kablo ile bağlanıyor ve kablo için sınıf sınıf dolaşıp boşta kablo aranması gerek. Ücretli öğretmen olduğum için ki aslında laboratuvar olan okul benim için de oldukça sevindirici bir gelişme ancak giremiyorum. Müdür yardımcısı anahtar bende yok diyor; anlayacağınız üzere ücretli öğretmene bilgisayarlı ortam teslim edilmiyor. Anlatacak o kadar çok konu birikti ki nerden başlayıp nerde bitireyim emin değilim. Paraya elbette ihtiyacım var ve belirli süre sonra aile baskını tahmin edebilirsiniz ancak yaşayan bilir. Öyle ki annem sen yeter ki çalış yol ücreti benden diyordu kart dolum sonrası kara kara düşünmeye başladığını gördüm. Lafın kısası iyiliğe dair umudum yok ancak geleceğe dair düşlere inanırım. İnanıyorum ki her sıkıntının sonunda ferahlık vardır.  

 Öz değerinin farkında olduğunuz ve özgürce hayallerinize koştuğunuz iyi bir yıl olması dileğiyle...

22 Aralık 2024 Pazar

ŞAKİR PAŞA AİLESİ DİZİ YORUM





    (Görsel; Google Görsellerden alınmıştır) 

Uzun zaman sonra Türk dizisi izliyorum. Kızıl Goncalar dizisinin de birkaç bölümü izlemiştim ancak heyecanla ikinci bölümünü beklediğim bir dizi sonunda geldi."Şakir Paşa ailesi: Mucizeler ve Skandallar" öncelikle fragmanlarında bile ben bu diziyi izlerim ama genel izleyici beğenir mi diyordum. Neyse ki reyting sıralamasında 3.olmuş. Karakterlerin kıyafetleri döneme uygun şekilde ne muhteşem sanat yönetmeni, kıyafet tasarımcıları tek kelime ile harika. Dizi ilk bölüm 1 saat 35 dakika sürmüş ki oldukça uzun bir zaman dilimi. Pazar günleri yayınlanacak olan dizide; Vahide Perçin, Fırat Tanış, Cem Yiğit Üzümoğlu ve Denise Capezza gibi oyuncular var. Vahide Perçin ne kadar güzel ve asil bir kadın her dizisinde ona hayran olmamak elde değil. Bir İstanbul Masalı dizisinden itibaren onun yer aldığı dizileri izledim. Aldatmak dizisini de düzenli izleyemesem de annem ilgiyle takip ettiği için biliyordum konu ve gelişimini. Cem Yiğit Üzümoğlu onu da çok eskiden Adı Efsane dizisinden hatırlıyorum sonrasında ise Rise of Empires: Ottoman  Netflix dizisinde Fatih Sultan Mehmet'i canlandırmıştı. İngilizcesi gayet akıcı ve güzeldi. Denise Capezza da Uçurum diye bilmiyorum hatırlar mısınız biraz psikolojiyi etkileyen bir diziydi o diziden ilk kez izlemiştim.

Dizide yer alan her bir oyuncu çok değerli ve harika rollerde gördüğümüz oyuncular. Bu dizinin de ilk 10 dakikasında tam Netflix dizisi inşAllah uzun süre devam eder. Reytingi bol olur demeden geçemedim. İlk bölümde etkileyici hikayeye geçiş yaparken önemli bir olayı da verdiler. Cevad karakteri hapishaneye götürülürken parmaklıklar ardında ben babamı öldürmedim diye bağırdı. Dizilerde sonu ilk kare de gösterme olayını ben çok sevenlerdenim. Heyecanı gitmiyor aksine hikayenin sonucu görüp giriş ve gelişmesini merak ediyorsunuz. Şakir Paşa rolünde Fırat Tanış ve onun eşi Sare İsmet rolünde Vahide Perçin... Muhteşem bir evde ve adada yaşıyorlar. Oğulları Cevad yurtdışından eşi ve bebekleri Mutarra ile geri dönüyorlar. Bu dönüş ile ailedeki herkesin hayatları geri dönülmez şekilde değişiyor. Dizinin genel konusu bu ailenin yaşadıkları...

Gerçek bir hayat hikayesinden dizi oluşturulduğu için izlemenizi tavsiye ederim. Öncesinde ise size aile hakkındaki bilgilerimi aktarmak istiyorum. Ailenin zenginliği hakikaten göz kamaştırıcı bir şekilde romanlarda da gördüğümüz ve bildiğimiz kadarıyla 1.Dünya Savaşı'nın etkisiyle ekonomik sıkıntılar yaşıyorlar. Ama aile ne aile... Modern resmin ustası prenses küçük kız kardeşlerden birisi Fahrelnisa Zeid; prenses unvanı yanlış hatırlamıyorsam Irak Kralının kardeşi ile evleniyor; oradan geliyor. Diğer küçük kız kardeş Aliye Berger; Türkiye'nin ilk Türk gravür sanatçısı ve ailenin torunu ilk Türk seramik sanatçısı Füreya Koral gibi müthiş sanatçılar var. Halikarnas Balıkçısı adı ile bilinin Cevad Şakir Kabaağaçlı ise Türkiye'nin en önemli yazarlarından birisi ve Bodrum sevgisini yazılarında hissettiren bir yazar.

Cevad Şakir gerçekten babasını öldürmüş mü hala bir bilinmezliktir. O gece bir silah patlar ve babası Şakir Paşa ölür. Annesi Cevad'ı kurtarmak için elinden geleni yapar ve o ısrarla öldürmediğini söyler...Ailede başka skandallar da vardır. O da başka bir yazının konusu olsun... Sizler dizinin ilk bölümünü izlediniz mi?

Yorumlarınızı beklerim. Ayrıca blogumda başka ülkelerden de ziyaretçiler gelmektedir. Hatta yorumlarda görüyorum Türk dizileri izliyoruz diye. Eğer fırsatınız olursa Youtube'da bir bakmanızı öneririm. 

20 Aralık 2024 Cuma

TALK YOUR STYLE WITH YOUR SUIT



Todays, men's fashion as women's fashion comes to the forefront. In today's world of technology, it draws attention to the importance of having a quality suit that reflects the modern man, style and prestige of the time.  Whether you are in a serious business meeting or an invitation to witness the most special moments of your life, the right team always allows you to express yourself in the best way.
With its fashion, trend and quality understanding, Risias.com stands out with its men's fashion.
Risias.com is an online shopping platform that attracts attention with its wide range of products that offer elegance and comfort in men's fashion. Risias.com offers options that appeal to every man's taste with different styles, colors and cutouts. In this article, I will share with you the designs I have chosen. I hope you like it.



In men's fashion, one important point is that the man chooses the right outfit so that he can reveal his unique style. Also, finding a design that suits your body posture are points to pay attention to the quality of the fabric. In addition, the men's suit should be selected in accordance with the environments in which you will participate. Risias.com offers the variety you are looking for with men's teams designed with these factors in mind. 


In the events you attend; in the event photos, you can provide a stylish look and you can make your style stamp with your perfect suit of choice from Risias.com to remember every moment you shine in the environment. You will be talked with your elegance and admired yourself in every photo.


Risias.com offers you both stylish and durable suits using the best quality fabrics. This element is very important for a stylish and quality look with your suit. A suit made of quality fabric will make you look as stylish as the first day for many years.


And also, grooms as much as brides are experiencing a stressful process during the wedding preparation process. In order to choose the most suitable suit for your wedding during this stressful process, for men's fashion trends and for those looking for quality, Risias.com is the address you need to check. And you can also create a strong image of yourself with high-quality men's suit models to suit every style.