Bir doğum günü daha geldi ve geçti. Doğum günü pastamı kutudan çıkarmak için baktığımda gördüğüm manzaraya gülsem mi ağlasam mı bilemedim. Ortadan muazzam bir şekilde ikiye ayrılmıştı. Onu yerine koy, düzgün bir hale getirmeye çalış derken geçti gitti. Çok tatlı mesajlar aldım ama. İlkokuldan bir arkadaşım benim okuma bayramında tiyatro da tavşan olduğum bir fotoğrafı hatırlattı ya zaman böyle geçer diyerek. Haklı da zaman avuçlarımızda tutmaya çalıştığımız su gibi; ne kadar tutmaya çalışsak da akıyor ve gidiyor. Blog sayesinde tanıdığım incirlikurabiye (Zeynep) ona da çok teşekkür ederim tatlı mesajı için. Yaş aldım... Yaşlandım mı yoksa? :)
Daha önce Halil Cibran'ın iki kitabını okuyup yorumlamıştım. Gezgin kitabı özellikle benim için özel kitaplar arasında kendisine yer edindi. Ermiş kitabı ise hemen hemen Halil Cibran denildiğinde ilk okuduğum kitap Ermiş mutlaka okumalısın denildiği için almıştım. Okuma fırsatı bulunca da hemen okudum. Kitap hakkında notlarım;
Tanıtım yazısından...
"Ve hep böyle olmuştur, ezelden beri ayrılık vakti gelip çatıncaya kadar, sevgi kendi derinliklerini bilmez..."
Tam on iki sene boyunca Orphales şehrinde bekleyen El Mustafa, gemisinin gelip kendisini doğduğu adaya götürmesinden önce bu halka yaşama dair öğütlerde bulunur. Aşk, yaşamak, mutluluk, çalışmak gibi insanı insan kılan pek çok soruyu yönelten halk onlara yol gösteren bu kutsal kişiden ayrılmakta zorlanacaktır...
Alıntılarım;
"Aşk size kendinden başka bir şey sunmaz ve sizden kendinden başka bir şey almaz.
Ne aşk size sahip olabilir ne de siz ona sahip olabilirsiniz;
Çünkü aşk aşka kafidir...
Aşka yön vereceğinizi düşünmeyin, eğer aşk sizi değerli bulursa o size yön verecektir...
.....
Ve insanların içini açıp kibrini gösterdiği, tüm çıplaklığıyla onların değerini ve gururlarının küstahlığını gören sizler kim oluyorsunuz ki!
....
Yine de içinizdeki zamansız, yaşamın zamansızlığının farkındadır.
O bilir ki dün, bugünün anısıdır ve yarın da bugünün hayalidir...
.....
Sizin çocuklarınız,sizin değildir.
Onlar Yaşam'ın kendisine duyduğu özlemin kızları ve oğullarıdır.
Onlar içinizden gelirler ama sizden gelmezler...
Ermiş... Geri dönüş yolculuğunda hem kendisini anladığı hem de şehrin insanlarını anladığı; yaşamın gizeminin bir formüle indirgenemeyeceğini anlamlı kelimelerle dile getiren kitap... Onu yolcu etmeye gelen halkın sorduğu soruları yaşam da bizlerde sormuşuzdur kendimize... Ermişin yolculuğunda on iki yıllık bir süre geride kalıp başka bir yolcuğa doğru çıkmasını gemi kaptanın sabırsızlığında bekler şekilde bulacaksınız. Okuyucu olarak beğendiğim bir kitap olsa da Gezgin kitabı sanırım bir adım daha benim için önde olacak.
Güzel bir hafta sonu olsun. Beklerim yorumlarınızı...